Yolculuk

Gönderen Etiketler: zaman:
Bu yazı yayınlandığında ben Hollanda’ya gitmek üzere yola çıkmış olacağım. Büyük ihtimalle havaalanına doğru gidiyoruzdur. Valizlerimizi yirmi kiloyu geçmeyecek şekilde kapatabildik mi acaba? Eşyalarımızın tamamını alabildik mi? Bir çekmecede, bir yastığın altında bir şeyler unuttuk mu? Bilmem. Yolumuz açık olsun. Bugünün akşamına inşallah göçebeliğimiz bitiyor ve tabii ki seferiliğimiz de. Hay Allah.

Hollanda’ya dönünce yapılacak işler gözümü korkutmaya başladı. Öncelikle büyük bir alışveriş. Tam takır buzdolabı. Sonra valiz boşaltma. Muhtemelen tozdan katman katman olmuş evi temizleme. Sonra klasik “bugün ne pişirsem?”, “yarın ne pişirsem” soruları. Yine de özledim biliyor musunuz? Evimizi. Düzenimizi. Kahve makinemizi. Bisikletimi. Bilgisayarımı. Ve dahasını.



Şu an aklım “ayakkabılarını almayı unutma”, “kitaplar valize sığar inşallah” gibi cümlelerin istilası altında olduğu için istediğim akıcılıkta yazamıyorum. Yol stresi, almam gereken tren biletleri, acaba saat kaç trenine yetişiriz soruları ruhumu darlıyor. Ama hepsi bu akşam saat sekiz itibariyle inşallah bitmiş olacak. Caminin lokantasında döner yerken bu stresten eser kalmamış olacak. 

Bu yazı bu kadar olsun, çünkü gerçekten yazamıyorum. Haftaya daha iyisini yazayım inşallah. 

Yorum Gönder

Back to Top