Ekmek Arkadaşlığı

Gönderen Etiketler: zaman:
Uzun bir aradan sonra herkese merhaba.

Son yazımın üzerinden üç ay geçmiş, bunu benim yaz tatilim gibi düşünebiliriz. Üç ay. Vay canına. Bu kadar olduğunu fark etmemiştim. Yazmamak için hiç bahanem de yok doğrusu. Yaz tatili diyelim en iyisi, evet.

Ee neler var neler yok? Yeni gelişmeler? Ne diyeyim, yok pek bir şey. Hâlâ kısa vadeli geleceğimiz belirsiz bir durumda. İki ay sonra hangi ülkede olacağımız bile belirsiz. Oturma iznimiz henüz çıkmadı. O sebeple tatil için bile olsa Türkiye’ye gidemiyoruz. Buranın havasının, doğasının tadını çıkartıyoruz. (Evde perdeler kapalı oturuyorlardır.)

Ben yeni bir arkadaş edindim. Valla kendimi arkadaş canlısı, dışa dönük, sosyal biri olarak tanımlamasam da nasıl oluyor da böyle gökten iner gibi arkadaş edinebiliyorum bir fikrim yok. Galiba kendim hakkımdaki ön yargılarımı bir gözden geçirmem gerekiyor. Gözden geçirilmiş yeniden basım.
 
Bilenler biliyordur ama bilmeyenler için söyleyeyim, ekşi mayalı ekmek yapıyorum. Acaba yaptığım ekmekleri satabilir miyim diye bir soru belirdi kafamda. Burada genellikle üniversite öğrencilerinin birbirinden haberdar olması için bir facebook grubu var, yardımlaşma, soru sorma, legal yardımlar gibi konularda paylaşımlar yapılıyor. Sadece üniversite öğrencileri değil genel olarak Maastricht'te yaşayan gençler ve kendini genç hissedenlerin üye olduğu bir grup. Bu grupta direkt ben ekmek satıyorum desem başım ağrır mı bilemedim. Vergiler, gıda güvenliği, kurumsallık vs vs biri şikayet etse bu gibi meseleler başıma bela olabilir diye düşündüm. O yüzden gruba direkt böyle bir satış postu atmak yerine çakallık yaptım ve “ekmek satacak olsam” ne gibi adımlarla ilerlemem gerektiğini sordum. Bu arada ekmeğin çok özel bir ekmek olduğunu, yapmanın iki gün sürdüğünü eklemeyi de ihmal etmedim. Tabii benim soruma cevap yerine “ben de ekmek isterim” yanıtları gelmesi beni şaşırtmadı.

Böylelikle satış işine yavaş adımlarla girmiş oldum. Ama beni şaşırtan ekmek isteyenlerin yanı sıra maya satın almak isteyen birinin de olmasıydı. Neden ilginç? Çünkü maya havada bulunan bir şey, aslında sadece un ve suyu karıştırdım. Herhangi biri birkaç günde sadece un ve suyla ekşi maya yapabilir. Vicdanım el vermedi satmaya. Kıza dedim ki sana mayayı seve seve veririm, paraya da gerek yok.

Ben mayayı bir kavanoza koydum, üzerine de adı Burcu, günde şu kadar un yemesi lazım filan gibi notlar yazdım. Anlaştık, buluştuk. Kız çok sevindi. Ayaküstü beş dakika kadar maya hakkında konuşup ayrıldık. 


Sonra bana facebooktan mesaj attı, kavanozun üstündeki notları yeni görmüş, Burcu nasıl okunuyor filan diye sordu. Çok hoşuna gitmiş. Bolca teşekkür etti. Sonra da dedi ki ben ilk ekmeğimi yaptığımda seni davet etmek istiyorum, beraber tadarız olur mu? Dedim ki olur tabii.

Ekmek yapmayı bir hobi olarak düşünün. Ekmek hakkında konuşmayı, ekmekle ilgili şeyler yapmayı çok seviyorum. İlk defa ekmekle alakalı tutkumu paylaşacak bir insanla karşılaşmışım, atladım tabii. Arada yazışıyoruz, Burcu’nun keyfi nasıl filan bana haber veriyor. Birbirimizle tarif paylaşıyoruz. Ekmek yapanlar bu durumdan ne kadar memnun olduğumu anlayacaktır.

Sonraaa ekmek yaptı ve beni evine davet etti. Televizyonda bir müzik listesi açık. Hüsnü Şenlendirici albümü. Bu arada kız amerikalı. Bir Filistinliyle evli, İstanbul’da da dokuz ay yaşamış, hâlâ daha istediğim yerde yaşayabilecek olsam İstanbul’da yaşarım diyor. Mesleği de part-time hosteslik. Hayat çok garip.

Biz bayağı bayağı anlaştık. Ve ekmek yedik. Yanında çay kahve. Bal, reçel, peynir. Gayet de güzeldi ekmeği. Burcu sağ olsun diyormuşum :)

Sonra dedi ki bu ekşi mayanın bir de tatlılar için olan versiyonu varmış, mayayı un ve suyla beslemek yerine un, şeker ve sütle besliyormuşsun. Voila! Adı da Amish Friendship Bread. Bread diyorlar ama kek yani, kimi kandırıyorlarsa :D Ben dedi, onu da yapmak istiyorum, eğer güzel olursa mayadan sana da veririm.

Dedim ki wow dude, sen mayayı yaparsın keki de benim evimde yaparız, eğlenceli olur. Anlaştık. Bir sonraki müsait olduğumuz bir zamana tarih ayarladık. Geçtiğimiz cumartesi bize geldi bu vesileyle. Birlikte iki tane kek yaptık. İnanın çok güzel oldular. Biz yaptık diye demiyorum. O kadar güzel oldular ki tarifini bir ara burada paylaşmayı düşünüyorum. Artık normal kek yapmam herhalde, yaşasın mayalı kek.

Tabii bir yandan sohbet muhabbet, iyice arkadaş olduk anlayacağınız. Bir sonraki buluşmamızda eşleri tanıştırmaya karar verdik. Geleneksel yemekler akşamı yapacağız. Arap yemekleri, Türk yemekleri ve Amerikan tatlısı (amerikan mutfağından başka bişi bulamadı garibim) yiyeceğiz. Dört gözle bekliyoruz bakalım nasıl olacak.

Vicdanımın sesini dinleyip mayayı satmayışımın bana kârı yeni bir arkadaş oldu, ibretlik hikaye. Ha işin komiği ondan sonra biri daha mayayı satın almak istedi, ona sattım. Ehehehe. Vicdan da bir yere kadar, talep varsa boşuna değildir de mi.

Ekmek satışları ne oldu derseniz. İki tane sattım. Tam iki tane! Hahaha. Aslında isteyenler daha çok ama kimse bir ekmek için iki gün beklemek istemiyor doğal olarak. Ve ekmek istediklerini de ben hatırlatmadıkça unutuyorlar. Şu an hatırlatsam yine almak isteyen olur ama ona yaz buna yaz üşeniyorum ya.
 

Bir tane fırıncıyla görüştüm. Belli bir ücret karşılığı fırınımda ekmek pişirebilirsin dedi, böylece yasal da olacak sanırım. Ama kâr etmek istiyorsan en az on tane pişirmelisin, satışını da kendin yaparsın ben satamam dedi. Ciddi bir talep olmadan bu işe girişmeye de cesaret edemedim doğrusu. Sonra elimde on tane ekmekle kalakalmak var. En iyisi eşe dosta hediye olarak götürmeye devam etmek dedim. Fiyatına değmiyor gibi geldi satış işleri. Gerektiği kadar Kayserili olamadım sanırım henüz (eğlenceli bilgilerde bugün: eşimin Kayserili olduğunu biliyor muydunuz?).

Belki bir gün deli cesareti gelir ve elimde on kilo hamurla fırıncının kapısını çalarım. Kim bilir. Belki Türkiye’ye dönünce bir fırın açarım. Allah bilir. Bakalım mevlam neyler neylerse güzel eyler.

Bugünlük bu kadar sevgili okurlar. Beni özlemiş misiniz? Ben blog yazmayı özlemişim. Arayı bu kadar açmayacağım inşallah bir daha.

Görüşmek üzere, hoşçakalın.
Yorum Gönder

Back to Top