
Bu facebook olayı sayesinde, memleketteki erkeklerin avlanma yöntemleri hakkında epey bilgi sahibi oldum.
Mesaj kutuma düşen hepsi birbirinden yaratıcı! ve korkunç onlarca mesaj var bu avcılardan gelen. İşin daha vahim tarafı bu mesajları ciddiye alıp cevap veren birileri, bazı hatun kişiler var ki adamlar yöntem geliştirmek, tavır değiştirmek gereği bile duymuyorlar :(
İşte size bu mesajlardan bir kaç örnek;
"Merak ettim cennetten düşerken canın çok yandı mı?" diye sormuş zevzeğin biri.
"Kanatların yok belki ama bu fotoğrafta gördüğüm sen isen eğer inan bana sen gerçek bir meleksin" demiş başka bir zevzek.
"Ne zaman mezun oldun, hiiiç yabancı değiliz bence birbirimize ;) " demiş şapşalın önde gideni.
"Hiç değişmemişsin, sadece diş tellerinden kurtulmuşsun." demiş ötekisi.
"İnan bana, dün gece rüyamda seni gördüm. Beyazlar içinde çok güzeldin!" demiş başka bir sinir.
"Evlen benimle" demiş biri.
" Slm cnm ck gzlsn" demiş üşengeç bir yavrucak.
"Sen benim diğer yarımsın. İzin ver sana bunu kanıtlıyım" demiş öteki yarım,
"Beni hatırladın mı? Ben seni hiç unutmadım" demiş bir başka sinir...
"Eğer bana cevap yazmazsan susuzluktan ölen bir çiçek gibi kuruyup gideceğim özleminle" demiş bir şakacı şirin.
"Gözlerini gözlerimden ayırma sakın. Ölürüm" demiş öbürü.
Biri de oturmuş şiir eklemiş
"Ne gülümsemek gerçek mutluluktur…
Ne de ağlamak en büyük acının ifadesidir…
Ne seni seviyorum sözü gerçek sevgidir…
Ne de söylememek sevmediğinin göstergesidir…
Hayat ne gideni getirir…
......Ne de kaybetiğin zamanı geri çevirir…
Ya yaşaman gerekenleri zamanında yaşayacaksın…
Ya da yaşayamadım diye ağlamayacaksın" diye. Kesin kopyala-yapıştır yapmıştır :)
Çok keyifle kullandığım sosyal paylaşım sitelerinden biri facebook. Sevdiğim insanlarla zahmetsizce paylaşım içinde olabildiğim, mesafeleri hiçe sayacak kadar işimizi kolaylaştıran platformlardan biri. Ama böylelerinin de oralarda olduğunu bilmek fena...